CHPnin yüzde 32leri geçmesi ülkenin bekası için hayat-memat meselesidir, zira CHP yüzde 30un altlarına düşerse AKP yine tek başına iktidardır ve Türkiye bölünmeye fiilî olarak yelken açacaktır.
Peki CHPnin böyle bir şansı var mı?
Pek çok CHPlinin tersinden çabalarına rağmen hâlâ vardır.
Kimse hikâye anlatmasın bugünkü CHP eşittir Kemal Kılıçdaroğludur.
CHPden Kılıçdaroğlunu çıkarın geriye kalan parti barajı bile aşamaz.
Toy kadro ve kaos
Hayır hayır Deniz Baykal ı ve yönetimini eleştiriyor değilim, söylemek istediğim Baykal sonrasındaki CHPde Kemal Kılıçdaroğlunun dışında cezbedici pek bir şeyin olmadığıdır.
Ben bazılarının aksine büyük bir enerjiyle partiyi her kesime açıp büyütmeye çalışan Gürsel Tekini beğeniyorum. Dahası CHPnin din düşmanı olmadığı mesajını verecek Muhammet Çakmak Hocanın varlığını da önemsiyorum ama CHPde bu tür çalışkan ve de mesaj veren isim çok az.
Baştan söyliyeyim Kemal Bey iyi bir kadro kuramamıştır.
Yenileşmek güzeldir de, siyaseti bilmeyen toy kadrolarla Tayyip Erdoğan gibi bir siyasî fenomen ile başa çıkılamaz!
Maalesef bugünkü CHP vitrininin en büyük eksiği tecrübesizliktir.
Tecrübe olmayınca ahenk de olmuyor, mesaj da verilemiyor, mesafe de alınamıyor!
Siyasal partiler toplumun demokratik olarak örgütlendiği kurumlardır ve kuralları vardır.
Bu tür ciddi yapılarda erken kalkan söz sahibi olamaz ve herkes de her aklına geldiğini söyleyemez.
Üzülerek söylemeliyiz ki bugünkü CHP maalesef böyle bir görüntüdedir.
Âdeta ağzı olan herkes konuşuyor.
Bilgeler ve Batum!
Hayır CHPdeki bu son hareketliliği önce dinamizm sandık, lâkin çok geçmeden gördük ki hadise dinamizmin ötesinde kaosu çağrıştırıyor.
Bendeniz seçim sathı mailinde Kemal Beyin Deniz Baykal dan Hikmet Çetine, Ali Topuzdan Murat Karayalçına ve hatta Önder Savla Mustafa Sarıgüle kadar siyasette saçlarını ağartmış isimlerden yararlanması gereğine inanıyorum.
Üzülerek söylemeliyim ki bugün CHP vitrininde olan bazı isimler Genel Başkana yüktür.
Tamam, AKP medyası küçücük şeyleri bile büyütüp ajitasyonlar yapıyor ama onlara bu fırsatı vermeyeceksiniz!
İşte Süheyl Batum örneği ortada!
Süheyl Hoca gerçekten pırıl pırıl bir isim ama aşırı özgüveniyle sadece kendine değil partisine de zarar veriyor.
Bir değil, iki değil, gafın ötesinde hata yapıyor.
Önce PKK, pardon BDP ile seçim ittifakı dedi, tepki görünce düzeltti, akabinde Özkan ve Balbay tamam mebus dedi, yine düzeltti ve o tartışmalar bitmeden şimdi şu asker hikâyesi!
Soruyorum bu üç olayın hangisinden CHP imajına katkı var?
Dedik ya Süheyl Hoca bizim İlhan Kesici gibi Başbakanlık koltuğunu baba mirası ya da müktesep hak gibi görenlerden, nitekim yakından biliyorum Batum bu hedefi için iki yıl merkez sağa lider olmaya uğraştı ve sonuç alamayınca CHPye kapak attı.Böyle bir ruh hali içinde olduğundandır ki, liderin ilgi ve yetki alanındaki konulara bodoslama dalıyor ve tecrübesizliği ile iki seksen yere uzanıyor.
Hurşit, Enver ve Sezgin!
Aynı şekilde şu Hurşit Güneş denilen arkadaş!
Yahu sen ekonomistsin, AKPnin üstünü örttüğü ekonomideki dehşet tablosunu arala, konferanslar düzenle, millete hakikatı haykır, senin neyine gerek Kürtleri kucağa oturtmak şu bu!
Efendim öyle demedim!
Biliyorum demedin ama, ona yorumlanacak sözleri niye ediyorsun, siyaset senin neyine, sen teknisyensin, ekonomiyi anlat!
Hayır Hurşit Bey onu yapmıyor, çünkü onun da gönlünde Genel Başkanlık yangını var ki geçmişte aday bile olmuştu… Dahası, babası benim Siyasaldan İdare Hukuku hocam olan Turan Güneş ya, oradan da manevî güç alıyor… Ondan öte Kemal Dervişin kankası ve Okyanus ötesinde torpili var ya, Kılıçdaroğlu seçimi kaybederse ben yerine aday olurum hesabıyla ekonomi anlatmak yerine siyasî mesajlar veriyor.
Bir başka örnek Enver Aysever!
Bu arkadaş daha çocuk ve CHPyi ÖDP ya da Dev-Genç zannediyor. Nasıl başardı ise kendine sosyol