6 partinin bir araya gelerek, çok önemli değişim sürecini vaat ettikleri manifesto, çok ilginç bir biçimde AKP ve MHP’nin tek sorunu haline geldi. Meral Akşener’in açıklamaları çok değerliydi ki bu durum Kılıçdaroğlu’nun önünü açtı.
Hem CHP içinde hem de dışındaki bir koro (bugünlerde güçleri azalsa da) “Kılıçdaroğlu ile olmaz” türküsünü söylemeye devam ediyorlar…
Akıl etmedikleri, ya da bilerek görmezlikten geldikleri Belediye zaferleri Kılıçdaroğlu’nun ustaca uyguladığı İyi Parti ve HDP’nin desteğini alma stratejisi idi.
Kılıçdaroğlu ile olmaz ama şu başkanla olur diyenler, önce bu gerçeğe cevap vermelidirler.
İmamoğlu ya da Yavaş, kendi karizmaları ve HDP, İyi Parti adayları ile de yarıştıkları bir seçimi kazansalardı çok haklı olarak bunlardan birisi aday olabilirdi.
Akşener’in adaylığına ilişkin açıklamaları ve partisi içinde yeni bir güç dengesi kurması; HDP’nin dışardan desteklediği bir CHP adayını destekleyebilecek bir hamle olarak değerlendirilebilir…
Görünen o ki Kılıçdaroğlu’nun adaylığı için mıntıka temizliği devam ediyor.
Öte yandan CHP’nin son dönemde ortaya koyduğu toplumla bağlarını güçlendirme politikası da Kılıçdaroğlu’nun önünü açmaktadır.
Bu arada AKP ve MHP’nin Kılıçdaroğlu’na karşı geliştirdikleri sert politika, tersine Kılıçdaroğlu’nu toplumsal muhalefetin LİDERLİĞİNE yükseltmektedir; hem Erdoğan hem Bahçeli’nin gece gündüz Kılıçdaroğlu ile uğraştığını hepimiz biliyoruz.
Tüm gelişmeleri alt alta ya da üst üste de koysak Kılıçdaroğlu’nun adaylığına çıkıyor…
Helalleşme politikasının da CHP ve Kılıçdaroğlu’nun, toplumun tüm kesimlerine mesajlarını ulaştırmalarına katkı yaptığı da çok açık. Ortaya koyduğu radikal değişim hamlesi, muhalefetin LİDERİ olduğunu 6 partinin tabanın da kabullendiğini göstermektedir.
Kılıçdaroğlu yeni muhalefet stratejisi ile hem partisini diri tutmakta hem de 6 partinin toplam muhalefetinin özgül ağırlığından daha çok etkili olmaktadır…
Tahminim şu: Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı adayı olacak ve çok önemli bir farkla da seçilecek…
Aylar önce şöyle yazmıştım:”10. yılda önemli değişim süreci yaşandı, peki ya 100. yılda ne olacak?” diye sormuştum… Anlaşılan o ki; 100. yılda demokratik, halkçı, zenginleşme sürecine girmiş bir Türkiye ile karşı karşıyayız ki bunu da en başta Kılıçdaroğlu olmak üzere 6’lı masanın tüm bileşenlerine borçluyuz.
Mirza TURGUT 29.08.2022
KEMAL KILIÇDAROĞLU GÖNÜLLÜLERİ çalışmaya başladı bile. ötekiler bir araya gelecek. berikileri gönderecek.