2011 Haziran seçimlerini bundan 20 yıl sonra inanın kimse hatırlamayacak bu iklim devam ettiği sürece, tarihi bir başarı yazamayacak kimse yada şaşırmış olmayacak; anketler yanılmayacak mevcut iktidarın kendini yenilemesi ve mola vermiş olduğu sıradan bir durummuş gibi algılanacak ve hiç kimse ‘kıl payı ile ’ibaresi kullanmayacak ve unutulacak…

Dünya değişiyor ve etkin güçler usulca yer değiştiriyor, büyük sermaye grupları bir anda çökerken bu grupları besleyen petrol üreticisi ülkelerdeki halklar isyan bayrağı ile kendileri için devrim niteliğindeki değişimleri ülkelerinde uygular hale geliyor. İsyan ateş gibi sarıyor Kuzey Afrika’yı yıllar boyu acı çekmiş, ülkenin kaynakları talan edilmiş,açlık ve işsizlikle geçen uzun bir dönemin acısını çıkarırcasına  ölüme meydan okurcasına halk sokaklarda ve değişim istiyor.Değişimin  ne olacağı belli değil çünkü isyanı sahiplenenler yada sahiplenecekler tam olarak ortaya çıkmasa da 6.filonun demir attığı kıyılarda bir sonraki yönetenin kim olacağını anlamamak saflık olur kanaatimce diyorum ve devrimi yaz ayları yaklaşırken Afrikanın yakıcı sıcağına bırakıyorum.

Güzel ülkemde seçim var diyorum, seçilenler ve seçenler. Seçim halkın kendisini yönetecek olanı seçmesidir kendisini temsil yetkisini, vekâletini isteyen milletvekillerini belli bir dönem için vermesidir. Gerçekten halk vekiline mi verir oyunu yoksa vekilinin mensup olduğu partiye mi ya da o partinin liderine verir vekâlet yetkisini? Ülkemizde bunun cevabı açıktır, lidere verir oyunu çünkü kendisini temsil edecek vekili de lider seçer, ülkemizde bunun adı da temayül yoklamasıdır, yani ince bir demokrasi ayarıdır ve sözün özü hiç de demokrasi ile bağdaşmayan daha çok liderlik erkini güçlendiren ve sadece merkezin siyaset yapma adına icazet vereceği kişilerin oylandığı genel bir belirli olanı seçme durumudur bu.

Sadece iktidar değil genel olarak tüm siyaset yapan partiler bu şekilde karar verir milletin vekillerine ve demokrasi şöleninde baş aktör olarak seçmene benim için bunları seç der miting yapar halka tanıtır vekil adaylarını. Seçimin baş aktörleri olan sözde seçmen de aslında kimin vekil olacağına bakmaksızın liderin belirlediği vekillere iradesi nispetince oyunu atar. Bunun adı da ileri demokrasidir 🙂 Ben ilerleyeceğim sen gerimde dur demek bence ileri demokrasi ve daha baraj durumundan bahsetmiyorum yada malum seçime gidilirken seçeneklerimiz kısıtlanmasından altmış küsur parti olmasına rağmen üç parti arasında zorunlu seçim yapmamamızdan bahsetmeyeceğim gerek var mı sizce  biz sadece atananları oyluyoruz bide oylamaz isek para cezası da var sakın unutmayın seçmeme özgürlüğümüz yok ! Seçebilirisin benim belirlediğim kişiyi, belirli olan partileri ve de sakın oyunu vermemezlik  etme uyarısı ile birlikte bir demokrasi şölenine hazırlanıyoruz hep birlikte…    

Dünyamız o kadar küçülmüş ve ekonomik anlamda o kadar başka ülkelerdeki gelişmelere gebeyiz ki Tunus ve Mısır’daki olaylar benim cüzdanıma artı olarak yansıyor, petrol ve petrol ürünleri her gün zamlanıyor, maliyet hesabından kaynaklıyor bu durum ve yönetenler masum gibi görünüyor gözümü, Çünkü onların vergi olarak belirlediği miktarda yükselme olmuyor ve onlar için bunu açıklamak birkaç dakika sürüyor. Benim içinse bunu cebime açıklamak saatlerimi alıyor.Neden bu kadar vergi alınıyor?Bir ürün geliş fiyatının 3 katına nasıl satılıyor?Bunun adı haklı rekabet mi oluyor  malum serbest piyasa ekonomisinde?Kendi aldığı vergi bana yol su ve elektrik olarak mı dönüyor? Dönmüyor çünkü ülkemde yol paralı, elektrik paralı su paralı ve bunları kullanırken de ayrıca vergisini ödüyorum…

Yazımın galiba sonuna yaklaşıyorum,yeni bir seçim var ve bana her şey bir önceki seçimi hatırlatıyor ve bu durum inanın içimi karartıyor….