Vilayet, ardından Büyükşehir Belediyesi ve Mersin Üniversitesi gibi..
Büyükşehir CHPli belediye, Mersin Üniversitesi eski dönemin yöneticilerinin elinde…
Gerek CHP gerekse de eski dönemin üniversitelere Gülün cumhurbaşkanı seçilmemesi için neler yapmışlardı neler?
Tarihin çelişkili diyalektiğine bakın ki o güçler şimdi Gülü kendi makamlarında kabul ediyorlar..
Hatırlayalım mı?
2007nin Mayıs ayında Mecliste Cumhurbaşkanı seçimi vardı.
AKP aday olarak Gülü çıkardı..
Bu arada Cumhuriyet mitingileri her yeri kaplamıştı..
Öte yandan Üniversite rektörleri Anıtkabire gidiyor ve kimileri ordu yönetime sloganları atıyorlardı..
Mecliste DYP ve ANAPtan temsilciler de Gülün Cumhurbaşkanı seçimine itiraz ediyorlardı..
Yani o günler müthiş karmaşa ortamıydı..
Sonunda eski Cumhuriyet başsavcısı 367 diye bir şey tutturdu..
Yani, mecliste 367 kişi yoksa, o meclis cumhurbaşkanı seçemiyordu..
Nihayet bu durum anayasa mahkemesine gitti ve mahkeme 367 haklıdır demişti.
Halbuki aynı meclis Özalı 367 olmadan seçmişti..
Yani..
Daha bir çok sorun yaşandı..
Sonunda 22 Temmuz 2007 secimleri yapıldı..
Üniversitelerin yürüyüşleri, Cumhuriyet mitingleri,DSPnin CHPyi desteklemesi falan..
Bu arada ANAP, DYP birleşti..
Ama sonuçta AKP %47 oldu.
Mecliste tek başına Cumhurbaşkanı seçecek duruma geldi.
CHP Cumhurbaşkanı seçimlerini yine boykot etti..
Ancak MHP seçimlere katıldı ve Güle hayır oyu verdi.
Sonuçta Gül cumhurbaşkanı seçildi.
CHP tanımayacağını açıkladı.
Ama şimdi resmen tanımış görünüyor..
Gül,YÖK başkanını değiştirince, Üniversiteler yavaş yavaş değişti..
Mersin Üniversitesi Rektörlüğü Cumhurbaşkanı Gül seçilmesin kampanyasına aktif destek vermedi, ama eski dönemin ekibindendi..
Ancak aynı rektörün ikinci dönem seçimini Gül onayladı.
Gül şimdi Mersin Üniversitesini de ziyaret edecek..
Peki başka?
CHPnin Büyükşehir belediye başkanının makamına gidecek.
Hani CHP Cumhurbaşkanını tanımıyordu..
Ne oldu?
Peki ya Mersin Üniversitesi..
Şimdi Gülü konuk ediyor..
Elbette konuk edecekler..
Bizim sorumuz niye konuk ediyorlar? değil..
Bizim sorumuz, peki daha önce niye karşı çıkıyordunuz?
Eşi türbanlı olan birisi Cumhurbaşkanı olamaz bu laikliğe aykırı diyordunuz..
Peki şimdi ne oldu?
Laiklik mi elden gitti?
Gitti ise siz ne duruyorsunuz?
Evet, ülkede muhafazakarlaşma özellikle AKP iktidarı döneminde hız kazandı..
Ama muhafazakarlaşma bir şeydir şeirat başka bir şeydir..
Türkiye Abdullah Güle alıştı..
Şimdi Gül ile Erdoğan arasında çelişki ve kavga başladı..
Gülün görev süresi halen netleşmedi..
Yani 5 yıl mı 7 yıl mı?
Anlaşılan 12 Haziran seçimlerinden sonra bu netleşecek..
Gül yeniden seçilmek istiyor..
Erdoğanda başkanlık sistemi getirip, Başkan olmak istiyor..
Gül,yeniden seçilmek için tüm halkın Cumhurbaşkanı olacağını göstermek istiyor..
Onun için Mersin Üniversitesi ve CHPli belediyeyi ziyaret ediyor..
Sayın Cumhurbaşkanı Mersine hoş geldi, derken bunları da hatırlatmak istedik.